20. Yüzyılın ilk çeyreğinde Batı sanatı ile gelişmekte olan yenilikçi eğilimler Avrupa'da öğrenim gören sanatçılarımız tarafından benimsenmiş, büyük ölçüde doğanın ve nesnelerin tuvale aktarımı ile kalıplaşan Türk resim sanatının gelişmesine öncülük etmiştir. Soyut anlayış ile 1940 yıllarında tanışan Türk resim sanatı, sanatçıların Paris'teki çeşitli atölyelerde çalışması ile ivme kazanmıştır. Türkiye'deki ekonomik ve sosyal alanda gün yüzüne çıkan yeni açılımlar resim sanatında önemli gelişmelere sebep olmuştur. Sanatçılar bireysel arayışlar içine girmekle beraber, Geometrik, Lirik, Geometrik Nonfigüratif ile Lirik Nonfigüratif olarak tanımlanan soyut eğilimlerin başlangıcına yol açmıştır.
Geometrik Soyutlama ülkemizde geometrik soyutlama kübizmin bir sonucu olarak görülebilir. Avrupa sanatında kübist akımın yaygın olarak gözlemlendiği dönemde bazı Türk sanatçıları da bu akıma kayıtsız kalamamıştır. Batılı süreçte kaligrafik ve oryantal motifleri bırakıp kendilerine yeni bir ifade yaratmak için resimde geometrik bir yaklaşımı tercih etmişlerdir. Bu bağlamda tür sanatçılarının Avrupa'dakine benzer dönemlerde geometriyi renk ve biçim açısından ele aldıkları ve doğrudan benimsedikleri görülmektedir. Geometrik Soyutlama alanında çalışmalar yapan sanatçılarımıza Hamit Görele, Salih Urallı, Refik Epikman, Erol Eti’yi örnek verebiliriz.
Hamit Görele
Salih Urallı
Lirik Soyutlama ise sanatçılar eserlerinde bilinçaltını yansıtmaktadır. Belli bir şiirsellik kuralları üzerinde bilinçaltının malzemeyle uyum içerisinde tuval yüzeyine yansıtmak amaçlanmaktadır. Lirik Soyutlamayı benimseyen sanatçılar için önemli olan, sanatçının çevresindeki görüntülerden öte hayal gücünü vurgulamaktır. Zeki Faik İzer, Abidin Elderoğlu, Ercüment Kalmık, Abidin Dino, Arif Kaptan, Mustafa Esirkuş, Özdemir Altan, Turan Erol, Devrim Erbil, Ömer Uluç, Mustafa Ayaz, Zafer Gençaydın sanatçılarımız Lirik Soyutlama akımında çalışmalar yapmıştır.
Mustafa Ayaz
Zeki Faik İzer
Geometrik Nonfigüratif yalnızca renk ve biçim ilgilerine dayalı bir resim anlayışı Türk resim sanatındaki soyut gelişimler, geometrik non-figüratif çerçevede olmuştur. 1926-1930 yılları arası Avrupa'da eğitim gören sanatçılar yapıtlarında doğa biçimini koruyarak renkle ilgili bağımsızlıklarını vurgulamışlardır. Bu alanda çalışma yapan sanatçılarımız Cemal Bingöl, Şemsi Arel, Sabri Berkel, Cemil Eren, İsmail Altınok, Halil Akdeniz, Gencay Kasapçıgil, Bekir Sami Çimen’dir.
Şemsi Arel
Halil Akdeniz
Son olarak Lirik Nonfigüratif akımı ise Lirik non- figüratifler. Resimsel lirizm, çağımız sanatçısının iç dünyasındaki fırtınaların, bir çeşit yazısal boya dokunuşları ile anlatımıdır. Lirik soyutlama eğiliminde olan sanatçılarımız, geometrik non-figüratif resimlerde bilincinde görülen, modlesiz, oylumlu biçimi yapıtlarında ilerletir. Nejat Devrim, Selim Turan, Abidin Elderoğlu, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Ferruh Başağa, Adnan Turani, Fethi Arda, Hasan Kaptan, Muammer Bakır gibi sanatçılarımız bu alanda çalışmalarını sürdürmüştür.
Adnan Turani
Selim Turan